Çanakkale Savaşı şehidi Doğanbeyli Ağıllı sülalesinden Ahmet dedemizi büyük amcamız ( babamın amcası ) Ali Başalp tarafından Çanakkale Savaşı’nın yıldönümü vasıtasıyla hatırlatan bir mesaj gelince karşılıklı bir süre mesajlaştık , bende de bazı bilgiler vardı , ondan yeni bazı bilgiler öğrendim , e devlet üzerinden bir araştırma yaptık bu vesileyle bazı konuları hatırladık ve bu yazıyı yazma ihtiyacı hissettim başta Çanakkale Savaşı’nda binlerce vatan evladı gibi şehit düşmüş ceddimizi tekraren rahmet ve minnetle anıyor ve bir isim hikayesi adı altında bugüne kadar uzanan bir konuyu yazıya dökmek istiyorum.
Büyük babaannemiz Havva yani dedemin annesi , ismi geçen şehit Ahmet dedemizin kızıdır , bu şehit dedemiz Doğanbey’de Ağıllılar olarak bilinen bir aileden gelir , babasının ismi Mustafa’dır. Bu aileye ilişkin hatıraları şimdi rahmetli oldu bu şehit dedenin torunu İstanbul’da Ahmet Ağıllı vardı Ahmet Dayı olarak biz hitap ederdik, ondan bazı hatıraları dinlemiştim , bu hatıraların bir kısmını büyük babaannemizden dinledik bir kısmını da işte yine dedemlerden dinledim ve bugün akrabalar yeniden değerlendirdik.
Şehit Ahmet Dedenin e devlet kaydımızda doğum tarihi 1879 olarak geçiyor , muhtemelen doğru bir tarih şehit düştüğünde 34-35 yaşlarında olması muhtemel , evliliğinden ki genç yaşta evlendirildiği biliniyor Ali isminde bir oğlu var oda genç yaşta vefat ediyor fakat çocuklarından soyu devam etmektedir İstanbul’da ikamet eden Ağıllı ailesi.
Kızı Havva ise oğlundan 14 yaş kadar küçüktür muhtemelen arada o yıllarda sık karşılaşılan bir durum küçük yaşta çocuklar vefat etmiş olabilir , büyük babaannemizden duyduğumuz kadarıyla “ babam ben altı aylıkken harbe gitmiş “ derdi. Büyükbabannemiz 1913 doğumlu fakat bugün Ali amcamızla konuşmamızda esasında 1915’li olduğu yönünde bilgi edindim daha sonra bir yaş tashihi yapılmış. Bundan niye bahsettik çünkü asker arkadaşlarının anlatımları ile Edirne Uzunköprü’de cephedeler hem Uzunköprü , hem 1913 tarihi olunca acaba Çanakkale Savaşı değil de Balkan Harbinde şehit düştüğü yönünde benim bir yorumum vardı.Fakat bu yaş tashihi ve asker arkadaşlarının Çanakkale vurgusu olduğu yönünde yeniden değerlendirince ve Uzunköprü de de savaşlar olduğu bilindiğinden Çanakkale Savaşı cephesinde şehit düştüğü kanaatindeyiz ve dedemiz bir Çanakkale şehididir.Bugün mezarı bir çok şehidimiz gibi belli değildir ,İstanbul da hastaneye kaldırıldığı yönündeki rivayetlerden acaba orada vefat edip Edirnekapı Şehitliği’ne defnedilmiş olabileceğini sadece tahmin ediyoruz.
Eşi , oğlu ve küçük kızı bir daha babalarından haber alamıyor ve hemşerisi asker arkadaşlarından bu rivayetleri çok daha sonraları duyuyorlar maalesef 19.yüzyılın sonu Osmanlı İmparatorluğu’na batılı güçler dört koldan saldırdığı için 93 harbinden ve devamında , Anadolu’dan asker toplanmakta ve bu vatan evlatları Yemen’den , Kafkas’lara , Çanakkale’den , Filsitin’e yine Balkan harbinde ve daha sonra Kurtuluş Savaşı yıllarında yüzbinleri geçen şehitler verilecektir. Anadolu’dan giden evlatlar , eşler bir daha dönemeyeceklerdir. O nedenle o yıllarda kocası , babası , çocuğu şehit düşmüş aileler çoktur ve kısıtlı imkanlarla yaşamaya devam edeceklerdir.
Şehit Ahmet dedemizin kızı Havva babaannemiz kendisini gördüm , çokça vakit geçirme imkanımız oldu , uzun yaşadı , ibadetine düşkün saliha bir hanımdı , büyükdedemiz Mustafa Başalp ile evliliğinden dedem Mehmet doğmuştur , ondan da babam Ahmet doğmuştur.
Yazının konusu isimdi babamın adı olan Ahmet , büyükbabannemizin şehit babasının adıydı bunu kendisinden defalarca dinlemiştik “ babamın adı , ağzımın tadı “ diye severdi . Torunları içerisinde adı Ahmet olan sadece babamdır , babamın baba tarafından Ahmet isminde başkaca bir büyüğü de yoktur yani ismi bu şehit dedenin ismine izafeten verilmiştir.
Yine bu isimde ikinci kişi abisi Ali Ağıllı’nın oğlu olan İstanbul’da ikamet eden Ahmet Ağıllı idi oda çok sevdiğimiz bir büyüğümüzdü Allah rahmet eylesin. O da kendi isminin şehit dedesinin geldiğini söylerdi. Şimdi oğlu avukat Ali Ağıllı abimizin de Ahmet isminde bir oğlu var. Ahmet ismi oradan da devam ediyor.
Bu şehit dedemizden gelen Ahmet ismi önce babama konmuş daha sonra bizde evladımıza hem dedesinin adı hem de ardındaki hikayeyle Ahmet Tarık ismini verdik ve isminin kökeni derinlemesine bakıldığında Çanakkale savaşında şehit düşen bu büyük dedemizden gelir.
Bu vesileyle tüm şehitlerimize , gazilerimize , hassaten Çanakkale şehitlerine , şehit Ahmet dedeye , ahirete irtihal etmiş ismi zikredilen zikredilmeyen büyüklerimize tekraren Allah’tan rahmet diliyorum. Mekanları cennet olsun. İstiklal Marşı’nın şu dizeleriyle yazımı bitiriyorum.17.03.2021
Bastığın yerleri ”toprak!” diyerek geçme, tanı!
Düşün altındaki binlerce kefensiz yatanı.
Sen şehid oğlusun, incitme, yazıktır, atanı:
Verme, dünyaları alsan da, bu cennet vatanı.